35 yaşın üzerindekilere lazerle gençlik

7 Ekim 2013 - Hürriyet Gazetesi

Estetik amaçlı olarak lazerden, genellikle 35 yaş ve üzerindeki kişilerde, ince kırışıklıklar, cilt lekeleri, sivilceler, ciltte meydana gelen sarkmaların giderilmesinde yararlanıyoruz.

Yüzünde sarkma olan hastalara ise toparlama amaçlı olarak lazerle bazı işlemler yapıyoruz.

Lazer ışığı ciltte herhangi bir yapıyı hedef alarak cildi uyarmak suretiyle etkisini gösteriyor. Yüzdeki lekeleri gidermek için fraksiyonel lazer ve karbondioksit lazerler kullanılıyor.

Cildi soyan lazerler dışında hiç soyma yapmadan uygulananlar da var. Bu lazerler cildi gençleştirirken, hafif şekilde cildi ısıtarak etkisini gösteriyor ve cildin yapı elemanlarının sentezini artırmayı amaçlıyor. Seans aralıkları kişiden kişiye göre değişiyor.

Eğer soyucu lazer uygulanıyorsa 6-8 hafta aralıklarla yapmak lazım, soyma yapılmayacaksa 3-4 hafta aralıkla uygulanması doğrudur.

Ancak seans aralıklarını alanından uzman olan hekimin belirlemesi gerekiyor. İşlemden önce gerekli açıklamaların hastalara yapılması önemlidir.

 

LAZER HANGİ SORUNLARDA İŞE YARIYOR

Lazer enerjisinden iki türlü yararlanıyoruz aslında. Öncelikle cildi kimyasal peeling’te olduğu gibi yüzeysel olarak soyuyoruz, ancak bu soyma işlemini yaparken yüzün her iki tarafında eşit ve etkili bir soyma gerçekleştirmeye özen gösteriyoruz.

Çünkü bir tarafı çok soyup, diğer tarafı daha az soymak dışarıdan bakanın gözüyle oldukça kötü bir görüntü oluşmasına neden olabiliyor.

Soyma işleminin dışında kullandığımız cihazın teknolojisine bağlı olarak fraksiyonel lazer ile cildin derin tabakalarına iniyoruz.

Lazer enerjisiyle bu bölümleri ısıtıp, yaşla birlikte azalan kolajen sentezini artırıyoruz.

Böylece lazerden, yüzdeki kırışıklıkların, sivilce izlerinin, cilt lekeleri ve ciltte sarkmalarının toparlamasında yararlanmış oluyoruz.

Lazer işlemlerini hamileler başta olmak üzere, ailede ve kendisinde cilt kanseri hikayesi olanlara ve bazı ilaçları kullananlara yapmıyoruz.

Lazer enerjisini kullanırken hedefimiz, yaşlanmayı durdurmak değil, kişilerin sağlıklı yaşlanmasına yardımcı olmak.

Yoksa lazer sanıldığının aksine bir sihirli değnek değildir.

Bu işlemi uygulamadan önce cildin takvimsel yaşına değil yapısal yaşına, esnek olup olmadığına, lekelere, izlere, cildin kendini toparlama gücüne de bakıyoruz.

Kadınlar genç yaşlarında oluşup izlerini 35’li yaşlara kadar taşıdıkları sivilce izlerinden kurtulurken, yüzlerinde oluşan hafif sarkmaların, kırışıklıkların ve lekelerin de çaresine bakmak istiyor. Tek bir sorunu olanların işi kolay, ancak tüm bu sorunları cildinde taşıyan kadınlar belli bir zaman ayırarak bu sorunların kurtulmak istiyor.

 

KIRIŞIKLARDA AİLESEL NEDENLER ETKİLİ

Kırışıkların oluşmasında ailesel nedenler, güneş ışınları çok etkili oluyor. Son yıllarda uzun süre güneşte kalmak, yaz mevsiminde güneş ışınlarının dik olduğu zamanlarda uzun saatler boyunca güneşlenmek kişinin yaşı genç bile olsa erken yaşlanmaya yol açıyor.

Sadece kırışıklıklar değil güneş lekeleri de oluşuyor ve cildin yapısı bozuluyor.

O genç, pırıltılı, ışıltılı görünümünden eser kalmıyor. Cilt donuklaşıyor. Yaşla birlikte doğal yapımızda bulunan kolajen maddesinin vücudumuzda azalması sonucunda, kırışıklıklar da daha fazla oluşuyor.

Lazer teknolojisiyle kolajen yapımını yüzde 50-80 oranında artırıp, kırışıklıkları yüzde 50 oranında azaltmayı hedefliyoruz.

Bu işlemleri yaparak yüzde 100 oranında etkinlik sağlamak mümkün olamıyor. Ancak belirli seanslar halinde uygulandıktan sonra cilt yapısı daha parlak, daha canlı, diri bir yapıya kavuşuyor.

Lazer işlemlerinin sorunlu cilde ayda 4-5 defa 20’şer dakikalık seanslar halinde uygulanması gerekiyor.

 

İKİ GÜN YOĞUN KIZARIKLIK OLUŞUYOR

Lazerin ciltte uygulanmasının ardından ilk 2 gün çok yoğun bir kızarıklık oluşuyor. Ardından kabuklanma ve soyulma başlıyor. İşlemin her seansından sonra kişinin cildinde güneş koruyucuyla birlikte cilt nemlendiricileri kullanması konusunda uyarılarda bulunuyoruz. Güneşin zararlı etkileri, genetik faktörler ve yaşam koşullarının da etkisiyle en çok da ağız ve göz çevresinde yaşlanmanın etkileri hissediliyor.

Botoks ve dolgu buralarda etkili olsa da, dudak üstünde yetersiz kalabiliyor. Fraksiyonel lazer ile yüzeysel olarak cildi soyup derinlere inip kolajen sentezini artırıyoruz. Dudak üstü bölgelerde düzleşme ve kırışıklıklarda azalma elde ediyoruz.

Siz Sorun Nuri Soysal Cevaplasın

Adres
Valikonağı Caddesi Gündoğdu Apt. No: 43 Daire: 1
Nişantaşı / İstanbul

Telefon
+90 (212) 234-5492  / +90 (212) 234-5428

Faks
+90 (212) 291-8014

Yasal Uyarı

Web sitemizde aktarılan bilgiler genel bilgilendirme ve bilinçlendirme amacıyla düzenlenmiş olup, kesinlikle teşhis ve tedavi yerine geçmez veya bunları tamamlayıcı uygulamalar olarak öngörülemez. Hasta gereksinmeleri ve sorunları mutlaka muayene ve konsültasyonlar sonucunda hastayla mutabık kalınarak oluşturulur.