17 Nisan 2008 - Hürriyet Gazetesi
Hareketsiz yaşam, daha fazla hazır gıdalarla beslenmek, iş stresi vücutlarımızın daha kolay yağlanmasına neden oluyor.
Spora ve diyet reçetelerine rağmen kilo veremeyen, vücudunda bölgesel fazlalıklar olanlar için estetik operasyonlar son 30 yılın vazgeçilmezleri arasında ilk sıralarda yer aldı. Liposuction yöntemi de estetik ve plastik cerrahinin son 30 yılına damgasını vuran, yeni bir çığır açarak mesleki tabuları yıkan bir devrim haline dönüştü.
Türkiye’de liposuction yöntemini Dr. Atilla Oymak 1968’de küret benzeri aletlerle yaptığında pek ciddiye alınmadıysa da, 1980’li yıllarda plastik cerrah bile olmayan Fransız hekimler tarafından geliştirilip diğer hekimlerin de uygulamaya başlamasıyla "liposuction", Türkiye’de de çok hızlı bir şekilde yaygınlaştı.
Fransa’da bu yöntemi öğrenerek ülkemize ilk taşıyan da Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Onur Erol oldu. Estetik plastik cerrahide lider olan ABD’li plastik cerrahi uzmanları da bizim gibi ürkek ve kuşku ile takip ettikleri bu yöntemi çok sık uygulayarak adeta vazgeçilmez bir estetik yöntemi haline getirdiler. Hatta günümüzde şu anda ABD’de en fazla yapılan estetik cerrahi işlemi liposuction haline geldi.
İNCECİK BORULARLA YAĞ ÇEKİYORUZ
Liposuction yöntemi, 0.5 santimetrelik küçük bir deri kesilerek bölgedeki yağ tabakasını 2-4 milimetre kalınlığındaki minik kanüller (ince borucuk) yardımı ile azaltmak ve şekillendirmeyi amaçlıyor. Burada en önemli olan iki şey var: Birincisi deri elastikiyetinin yeterli olması ve hastanın genel sağlık durumunun iyi olması.
Hastanın deri yaşı olarak da ifade edebileceğimiz deri elastikiyeti, bölgeye uygulanacak işlemden sonra içi boşaltılacak derinin kendini toparlayabilme yeteneğini gösteriyor. Yaşı 50-55 olan ancak deri yaşı ve elastikiyeti iyi olan birçok hastaya liposuction başarıyla uygulanabilmektedir.
Bunun yanısıra liposuction yapılacak kişinin genel sağlık durumu ve vücudun bu operasyonu kaldırıp kaldıramayacağı da işlemin başarısında etkili. Bu nedenle ameliyat öncesinde kalp, akciğer ve genel kan tablosu açısından değerlendirmelerin yapılarak, gerekirse bazı önlem ve destek tedavilerinin verilmesi gerekmektedir.
Liposuction için en uygun hasta grubu lokalize yağ fazlalıklarının olduğu kişilerdir. Yapısal olarak basenlerde, kollarda, alt bacaklarda, ayak bileklerinde, çene altında, karında, memelerde diğer vücut bölgelerine oranla daha fazla yağ birikir ve şekil bozuklukları ortaya çıkar. Kilo vermekle gitmeyen bu fazlalıklarda liposuctiondan çok iyi sonuç alınır. Son yıllarda obez sayılabilen hastalara da liposuction uygulanmaktadır. Ancak bu işlemde kilosu daha az olan kişilere göre daha fazla yağ alınacağından (10-12 litrelere çıkılacağından), ameliyat öncesi çok ciddi ön hazırlıkların yapılması ve yüksek standartlı ameliyathanelerde gerçekleştirilmesi gerekiyor.
Liposuction uygulamalarında ameliyat bölgelerine operasyon sırasında verilen sıvı içerisinde bulunan lokal anestezik ilaçlardan dolayı, genel anestezi düzeyinin çok düşük tutulması gerekiyor. Düşük doz ilaç verilmesi, ameliyat sonrasında da ağrı problemini ortadan kaldırıyor. Liposuction işlemi sırasında alınacak yağ miktarı düşükse, sadece lokal anestezi uygulanabilir. Ancak liposuction lokal anestezi ile yapılacaksa, işlem sırasında en önemli unsur vücudun sıvı-elektrolit dengesinin sağlanması olduğundan, tıbbi donanımı yeterli hastanelerde uygulanması gereklidir. Liposuction sonrası oluşabilecek komplikasyonların çok büyük kısmı bu yaklaşımda bulunmamaktan kaynaklanmaktadır.
ISLAK LİPOSUCTİON YAPIYORUZ
Eskiden kuru yöntemler tercih edilirken, artık superwet teknikler kullanıyoruz.
Yağı alınacak bölgeye verilen sıvının içeriğinde, lokal anestezik ilaç ve kanamayı azaltan bir ilaç bulunuyor. Böylece ameliyat sırasında daha az kanama oluyor. Ameliyat sırasında ve sonrasındaki ağrıyı ortadan kaldırılıyor, sıvı dengesi de korunmuş oluyor. Ameliyat sonrasında girilen deliklere gizli dikiş tekniği uygulanıyor. Ameliyat bölgelerinde özel elastik yapışan bandaj veya korse kullanılıyor. Bandajlar bir hafta sonra alınarak, 3-5 hafta korse kullanılması öneriliyor. Ameliyat sonrasında 1-2 gün kadar ağızdan alınacak ağrı kesiciler kullanılabilir, daha fazla gerekmez. Oluşan morluklar 1-2 hafta içerisinde geçecektir. Oluşan şişliklerin geçmesi için 3-6 hafta gerekir. Bu sürenin kısalması için bazı hastalara aletli lenf drenaj masajları önermekteyiz.
’LİPO’ ADINI TAŞISA DA HEPSİ AYNI İŞLEM
Son yıllarda liposuction kelimesinin dışında, "liposhaping" ve "liposculptrure" gibi isimler de duymaya başladık. Değişik isimler altında yapılan bu yöntemlerin birbirinden farkları yoktur. Kullanılan kanüllerin kalınlıkları aynıdır. Öğlen yemek arasında yapılıp işine dönebileceğinin ifade edilmesi bile, hastanın yeterli bilgilendirilmediği anlamını taşımaktadır.
Liposuction işleminin, selülitin yok edilmesinde direkt etkisi yoktur. Ancak bölgedeki yağ volümünün azaltılması ve yer yer bu bantların ameliyatta yerlerinden ayrılmasıyla belirli oranda iyileşme sağlanabilir. Ameliyat sonrasında LPG uygulamaları sellülit görünümünü azaltıcı sonuçlar sağlayabilir. UAL (Ultrasound asisted liposuction) yağ hücrelerinin parçalanmasında destek olarak kullanılabilir. Ameliyat süresini uzatabilen bu yöntem özellikle deri elastikiyetinin daha zayıf olduğu hastalarda tercih edilir.
Liposuction ameliyatına, diğer birçok estetik ameliyatla kombine olarak planlayabiliyoruz. Karın germe, yüz ve boyun germe, meme toplama ve küçültme, kol germe ameliyatlarının bir parçası olarak bu yöntemi kullanabiliyoruz.
Yanlış kozmetik akne ve egzama yapıyor
Her mevsimde, cilt tiplerinin bakım ihtiyaçları değişiyor. Bu nedenle ciltlerin yapısına ve mevsimsel duruma göre kozmetik ürünlerinin doğru seçilmesi gerekiyor. Kozmetik ürünlerinin cilt yapısına uygun olmaması, beraberinde birçok sorunu getiriyor. Özellikle de kuru ve karma ciltlerde yanlış kozmetik ürün kullanımı nedeniyle akne ve egzama rahatsızlığı oluşabiliyor.
Karma, yağlı ve kuru olmak üzere üç cilt tipi var. Kuru cilt tipinde, yüzün her bölgesi kuru oluyor. Yağlı ciltte, yüzün her bölgesi yağlı özelliğe sahip oluyor. Karma cilt tipinde ise yanaklar kuru, alın, burun ve bazen çene de yağlı olabiliyor.
KURU CİLDE TONİK YANLIŞ YAĞLI NEMLENDİRİCİ DOĞRU
Kuru cildi olanlar özellikle de kış mevsiminde büyük sorun yaşıyor. Nisan - mayıs ayına kadar iklimin de kurutucu özelliğinden dolayı bu ciltlerin nemli tutulması lazım.
Kuru ciltlere yönelik bakım önerilerini şöyle sıralayabiliriz:
-Cildinizi kurutmayan nemlendirici kullanın.
-Sert temizleyicilerden ve antibakteriyel sabunlardan, kuruma, pullanma ve kepeklenmeye neden olacağı için uzak durun.
-Tonik cildinizi kurutacağından tercih etmeyin.
-Yazın hafif yağlı, kışın ve sonbaharda yoğun ve daha yüksek yağ içerikli nemlendirici kullanın.
-Nemlendiricinin üzerine yazın da kışın da güneş koruyucu ürün sürün.
KARMA CİLDE YAZIN BAŞKA KIŞIN BAŞKA ÜRÜN
Karma cilt tipinde, alın, burun, çene yağlı olurken, yanaklarda kuruluk görülüyor. Karma cilt, iklimlerden çok etkileniyor. Yazın yağlı bölgeler daha çok yağlandığından akne sorunu oluyor. Kış aylarında yanakları çok kuruyor, gerilme pullanma, kızarıklık ve kaşıntı ortaya çıkıyor.
Karma ciltli kişilerin cilt bakımında uyacağı kurallar şunlar:
-Mevsimlere göre kozmetik seçin. Sonbahar ve kışın, yanaklarına daha çok nemlendirici sürmeleri gerekiyor.
-Akneli ve yağlı bölgelere kurutucu ürün kullanılabilir.
-Temizleyici kullanırken alın ve burnu temizlemeli. Tonik sadece T bölgesine sürülmeli, nemlendirici yanaklara yoğun sürüldükten sonra, kalan kısım T bölgesine çok az olarak sürülmeli.
-Nemlendiricinin üzerine güneş koruyucu kullanmak şart.
YAĞLI CİLT SÜREKLİ PARLIYOR
Yağlı cilde sahip kişiler, ciltlerinin sürekli parladığından, sivilce ve lekelerinden şikayet ediyor. Genelde akne sorunuyla karşı karşıya kalıyorlar.
Yağlı cilde sahip kişilerin uyması gereken öneriler şunlar:
-Yağlanmayı engelleyen kurutucu sabun kullanın.
-Cildin her tarafına tonik sürerek, yağsız ve su bazlı nemlendirici tercih edin.
-Cildi yağlandıran kremler akneye yol açar.
-Nemlendirici kremin üzerine güneş koruyucu sürmeyi ihmal etmeyin.
-Lokal olarak tonik uygulanması hem yağlanmayı azaltır hem de yeni siyah nokta oluşması baskılanmış olur.
-Hafif alkol içeren ürün kullanılırsa eğer gözenekler daha daralıyor.
-Cilt bakımında siyah ve beyaz noktalar sıkılınca iz kalıyor. Sivilceyi sıkmadan kaynaklanan izler uzun süre orada kalıyor. Bu nedenle sıkılmaması gerekiyor.
-Cilt her 21-28 günde yenileniyor. Bu nedenle cilt bakımında ölü deriyi atmak amacıyla bakım yapılıyor. Böylece lekeler hafifliyor, kırışıklıklar ve akne izleri azalıyor.
Acıbadem Bakırköy Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Gökhan Okan