Benlere dikkat!

25 Kasım 2013 - Hürriyet Gazetesi

Daha çocukluk çağımızda vücudumuzdaki benlerle tanışıyoruz. Ama güneşin etkilerine maruz kaldıkça, çocukluk benlerimize yeni benler ekleniyor. Benlerimizin sayısı arttıkça da acaba kanserleşir mi endişesi doğuyor.

Son 20 yılda güneşin zararlı etkileri daha fazla hissedilir oldu. Bu yüzden güneşten korunma konusunda dikkatli olunması şart. Ülkemiz de güneşi bolca alan bir coğrafi konumda... Bahar aylarından başlayarak yaz mevsimi, hatta sonbahar boyunca güneşin etkilerini net biçimde hissediyoruz.

Güneş ışınları, benleri de direkt etkiliyor. Var olanları farklılaştırıp, yeni benler çıkmasına yol açabiliyor. Dolayısıyla benlerimizi düzenli takip etmememiz, işi şansa bırakmamamız gerek.

Benlerin izlenmesinde izleyeceğimiz başlıca iki yol var:

Biri aynanın karşısına geçerek tüm vücudumuzda bildiklerimizin dışında sayıca bir artış var mı yok mu bakmak. Aynı zamanda şüpheli durumlar olduğunda hemen hekime başvurmak. Bu şüpheli durumlar nedir diye sorulduğunda şunları söylememiz mümkün: Benlerimizin sayısı artmışsa, şekillerinde bazı bozukluklar varsa, örneğin daha önce çevresi düzgün olan bir benin alt ve üst yarısı birbirinden farklı büyüklükteyse, önceden koyu kahverengiyken açık kahverengi, beyaz, kırmızı bir renk aldıysa, son birkaç ayda çapı normalin iki-üç katına çıktıysa, kenarlarında bazı çıkıntılar varsa hemen bir hekime başvurmak gerekiyor.

 

BENLERİN BAZILARI KANSERLEŞİYOR

Benlerde sadece sayıca artış meydana gelmesi, çapında değişiklik olmasının yanı sıra, kanama ortaya çıkması da izlenmesi gereken bir durumdur. Çünkü bazı benlerin kanserleşme riski vardır. Bu risk nedeniyle de hekime başvurulması şarttır. Erken ve düzenli ben takibiyle erken kanser taraması yapılabilir.

Doğumsal benlerimiz ilk 2 yaş içinde vücudumuzda oluşurken, sonradan edinilen benler 20-30 yaşlarımızda en yüksek sayılarına ulaşıyor. Bu nedenle ben takibi yaparken annelerin çocuklarının vücudunu iyi izlemeleri, ergenlik döneminde de bu takibi kendilerinin yapmasını öğretmeleri gerekiyor.

Beyaz ırkta hemen hemen herkeste var olabilen benler, güneşin zararlı etkileriyle sayıca artabiliyor, şekil değiştirebiliyor. Bu nedenle benlerin çocuklukta, ergenlikte ve yetişkinlikte düzenli olarak takip edilmesi büyük önem taşıyor.

Hekim muayenesi sonucunda bazı benlerin çıkarılmasına karar verilebiliyor. Eğer benler yaklaşık 1-1,5 cm çapındaysa lokal anestezi uygulanarak alınabiliyor. Ben çıkarıldıktan sonra dikiş atılıp kapatılıyor. Bir hafta veya 15 gün içinde de bu dikişler alınıyor. Dikişlerin kapanıp yaranın iyileşmesinden sonra özel bir önlem almaya gerek yok. Ancak güneşten etkili bir şekilde korunmaya ihtiyaç var.

Ben ameliyatlarından sonra hastalar iz kalacak mı diye çok sık soruyor. Bu izlerin oluşmasını önlemek amacıyla bazı kremler kullanılabiliyor. Düzenli olarak kullanıldığında, pansumanı iyi yapıldığında, benin çıkarıldığı yer travmatize edilmediğinde, bu kremler etkili sonuç veriyor.

Vücudunda çok sayıda ben olan kişilerin en büyük endişesi, tüm benlerde kanser riski bulunup bulunmadığı...

Cilt benlerinin hepsinin alınması gerekmiyor, sadece bazı benler tehlike oluşturması nedeniyle alınıyor.

Örneğin günlük yaşantımızda daha fazla travma gördüğünü bildiğimiz avuç içi, ayak tabanı ve saçlı deri ve genital bölgede çıkan benlerin çıkarılmasında fayda var.

Patolojik incelemesi yapılmış bir benin tehlike yaratması söz konusu değildir. Patolog benin tümüyle alınıp alınmadığı konusunda bilgi verir. Kalan kanser hücrelerinin de çıkarılması amacıyla yeni bir ameliyat yapılabilir.

 

AÇIK TENLiLERDE RiSK DAHA YÜKSEK

Benlerden tamamen kurtulmak mümkün değildir. Ama oluşmaması için bazı küçük önlemler alınabilir. Açık tenli, açık renk gözlü, sarı ya da kızıl saçlı kişiler, güneş ışınlarından özellikle korunmalıdır. Kişinin çok fazla güneş maruz kalması, benlerin sayısını değiştirdiği gibi özelliklerini de değiştirir. Çok beni olan kişilerin her 6 ayda ya da yılda bir ben kontrolünden geçmesi gerekir. Eğer kişinin ailesinde cilt kanseri vakası varsa doktora gitmesi şarttır.

Gebelik döneminde benlerin sayısı artabilir, karakteri değişebilir, gebelik dönemi sona erdikten sonra oluşan benlerin takibi için mutlaka hekime gitmekte yarar görüyoruz. Benler tek başına tehlikeli oluşumlar değildir ancak bazı bölgelere özel önem vermek gerekir. Daha önce de vurguladığımız gibi bu özel bölgelerin arasında avuc içi, ayak tabanı, saçlı deri, genital organlar gelir. Avuç içi, ayak tabanı ve saçlı tabakadaki büyük benler kanserleşmeden alınabilir. Benlerin düzenli takibi yapıldığında endişe etmeye gerek yoktur.

Siz Sorun Nuri Soysal Cevaplasın

Adres
Valikonağı Caddesi Gündoğdu Apt. No: 43 Daire: 1
Nişantaşı / İstanbul

Telefon
+90 (212) 234-5492  / +90 (212) 234-5428

Faks
+90 (212) 291-8014

Yasal Uyarı

Web sitemizde aktarılan bilgiler genel bilgilendirme ve bilinçlendirme amacıyla düzenlenmiş olup, kesinlikle teşhis ve tedavi yerine geçmez veya bunları tamamlayıcı uygulamalar olarak öngörülemez. Hasta gereksinmeleri ve sorunları mutlaka muayene ve konsültasyonlar sonucunda hastayla mutabık kalınarak oluşturulur.