6 Ocak 2014 - Hürriyet Gazetesi
Yeni yılda, hayatında yenilik yapmak isteyenlerin bir kısmı buna dış görünüşlerinden başlamak istiyor.
Bunun için de estetik operasyonlara yöneliyorlar. Yeni yılda estetik yaptırmak isteyen ancak karar veremeyen kişilere bazı önerilerde bulunmak istiyorum.
Yeni yılda bir yıl daha yaşlanmanın, yıpranmanın, o yıl yaşanılan olumsuzlukların da etkisiyle kadınlarda da, erkeklerde de kendi bedenlerine, ruhlarına daha ayrıntılı bakma, düşünme safhası oluyor. Biten bir evliliğin, biten bir ilişkinin ardından psikolojik olarak kendini kötü hisseden, hayatında yenilik yaratmak isteyen, bambaşka bir yüzle dünyaya bakmak isteyenlerin bir kısmı buna dış görünüşlerinden başlamak istiyor.
Özellikle 35-50’li yaşlarda bu daha sık oluyor. Bunun için de estetik operasyonlara yöneliyorlar. Kadınlar arasında ‘Yeni yıla yeni yüzümle girmek istiyorum’ sözünü çok sık duyar olduk. Yeni yılı farklı bir şekilde deneyimlemek, estetik yaptırmak isteyen, karar veremeyen kişilere bazı önerilerde bulunmak istiyorum:
KOMŞU ESTETİK YAPTIRDI DİYE YAPTIRMAYIN
Bir hekim olarak insanların kendilerini estetik yaptırma konusunda bu tür şartlandırmalar içinde görmelerini doğru bulmadığımı ifade etmeliyim. Estetik operasyonlar ‘komşum yaptırmış ben de yaptırayım’ tarzında takip edilecek bir moda değildir.
Her insanın yaşlanma koşulları, cildinin özellikleri, kendisinde görmek istedikleri, beklentileri, hayalleri farklıdır.
Eğer estetik operasyon yaptırmak istiyorsanız bu konudaki beklentilerinizi çok iyi belirlemeli, kendinize olmayacak, yüksek hedefler koymamalısınız.
Günümüzde artık estetik yaptırmak lüks olmaktan çıktı. Yeni yılda yenilenmenin formülü sadece yüzünü, vücudunu değiştirmek değildir. Fakat bu operasyonların yanı sıra insanın ruhsal gereksinimleri de var. Bir önceki yılda yapılan hataların tekrarlanmaması, kişinin kendini geliştirmesi, yeni hobiler edinmesi, yeni ilişkiler kurması da gerekli.
Elbette bunlar hekim olarak bizim önerilerimiz, bunlara karar verecek olanlar yine insanlardır. Yenilenme kişinin kendisini geliştirmesiyle de bütünleştiğinde kıymetli oluyor.
SIK SIK LIPOSUCTION YAPTIRMAYIN
Özellikle de 30 yaşından itibaren vücutta yağlanma ortaya çıkıyor. Kadınlarda bacak içlerinde, baldırlarda, karın bölgesinde, basenlerde, göğüslerde, sırt ve kollarda olmak üzere tüm vücutta artan yağ dokusundan erkekler de göbeklenerek nasibini alıyor. Ancak bazı kişiler liposuction yöntemine güvenerek yemeyi abartıyor. Bunun çok yanlış bir tutum olduğunu ifade etmeliyim. Liposuction yöntemiyle 3-5 lt’den fazla yağ alınamıyor.
Bunun bir zayıflama yöntemi olmadığını tekrar vurgulamakta yarar var. Liposuction sadece lokal fazlalıkları uzaklaştırmaya yarıyor. Bu da diyetine dikkat eden, düzenli spor yapan insanlarda daha etkili oluyor.
Estetik cerrahi alanında sık sık eski yöntemlerin yeni isimler verilerek gündeme getirilerek sunulduğunu görüyoruz. Yeni bir yöntemin tıpta kabul görmesinin ilk şartı belli sayıda insanda uygulandığında ne gibi sonuçlar elde edildiğini görmektir.
Çok az insanda uygulandığı halde çok başarılıymış gibi sunulan yöntemleri mutlaka güvendiğiniz bir hekime danışmanızda yarar var.
Birçok ameliyat ülkemizde uygulanabiliyor
Estetik operasyonlar için artık çok sayıda yabancı hasta Türkiye’yi seçiyor. Bunda Türk plastik cerrahların uluslararası alandaki saygınlıkları ve başarıları da etkili. Henüz ülkemizde uygulanamayan yöntemler için yurtdışına gidilmesini anlayabilirim, ancak estetik cerrahide ülkemizde uygulanmayan çok az ameliyat yöntemi vardır.
Bunların da iyi araştırılması gerekir. Yurtdışında dil sorunu, konaklayacak yer sorunu, ameliyatın başarısız olması halinde hukuki anlamda hakkını arayabilme gibi sorunlar olabilir. Bu nedenle kişinin tüm hayatını etkileyebilecek olan bazı ameliyatlardan önce iyi araştırma yapılması büyük önem taşıyor.