16 Eylül 2013 - Hürriyet Gazetesi
Meme yapısal olarak, vücut silüetinin dışına doğru gelişmiş bir organ olduğundan dolayı, askı sistemi çok güçlü değildir. Bu nedenle de yerçekiminin etkisi, sık sık kilo alıp verme, genetik faktörler gibi etkenlerle sarkabilir.
Kadınlarda her iki memenin varlığı vücudun dengesini sağlamada önemli olduğu kadar, kadınlar için memelerinin boyutu da büyük önem taşır. Genellikle küçük memeye sahip olanlar büyük memesi olanlara, büyük memesi olanlar da küçük memesi olanlara özenir. Ancak büyük memeye veya küçük memeye sahip olan kadınların ortak bir derdi vardır: Meme sarkması.
Bu sarkmayı teknik anlamda ifade etmek istersek, bir kadında meme sarkması sorunu vardır demenin iki yolundan bahsedebiliriz.
Birincisi göğüs bölgemizde sağ ve sol tarafımızda yer alan köprücük kemiğinden, meme başına kadar olan mesafenin yaklaşık 19-22 cm olması halinde memenin sarkmadığını söyleyebiliriz. Ancak bu ölçünün uzun boylu kadınlarla kısa boylu kadınlarda bir iki santimetre değiştiğini de söylemeliyiz.
Meme sarkmasını anlamanın bir diğer yolu da, meme başının, yuvarlak olan meme kıvrımından aşağı inmesi, meme başının karşıya değil, aşağıya bakmasıdır.
Meme yapısal olarak, vücut silüetinin dışına doğru gelişmiş bir organ olduğundan dolayı, askı sistemi çok güçlü değildir. Bu nedenle de yerçekiminin etkisi, sık sık kilo alıp verme, genetik faktörler gibi etkenlerle sarkabilir.
EN HIZLI GEBELİK DÖNEMİNDE SARKAR
Kadınlar açısından meme sarkmasının en hızlandığı dönem gebelik dönemidir. Gebelikte meme büyüyeceği için meme başı da aşağı doğru yer değiştirir. Ama süt verme dönemi sona erdiğinde meme küçülür, bazı kadınların memesinin içi tamamen boşalabilir.
Deri yapısının elastikiyeti, güçlü ve sağlam oluşu sarkmanın da kaderini, derecesini belirler. Bağ dokusu daha zayıf, deri yapısı güçsüz kadınlarda bu sarkma, ameliyata kadar götürecek sonuçlar doğurabilir. Süt verme dönemi bitip meme toparlandığında bile meme, kadını rahatsız edecek şekilde sarkmış bir görüntüye sahip olabilir.
Meme sarkması sorunu yaşayan kadınların önemli bir çoğunluğu, çocuk doğurduktan ya da süt verme, emzirme dönemi bittikten sonra meme küçültme ve dikleştirme ameliyatı yaptırmayı tercih etmektedir.
Birdenbire çok hızlı kilo verip, kısa süre sonra verilen kiloların geri alınması da meme dokusunun sarkmasına yol açar. Meme sarkmasını gidermek amacıyla memeye cerrahi operasyon yapılıyor. Bu sayede hem sarkan meme toparlanıyor hem de dikleştiriliyor. Bu ameliyatlar büyük memelerde ve küçük memelerde daha farklı yapılıyor.
BÜYÜK MEMEYE DİKLEŞTİRME
Büyük memeye sahip kadınlarda, meme dokusu hem hacim fazlalığından dolayı, hem de sarkmış olmasından dolayı omurgaya ciddi bir yük bindiriyor. Büyük ve sarkık memesi olan kadınlar, adeta boyunlarında iki büyük poşet taşırmışçasına zorlanıyor. Yaygın bel ve sırt ağrıları, boyun ve bel fıtığı gibi sorunlarla karşı karşıya kalıyor.
Büyük meme sadece estetik kaygılar, omurga sağlığının korunması anlamında değil, memede olası bazı tümörlerin tespit edilmesinde de zorluklar yaratıyor. Kadınlar büyük memeden kurtulduklarında, estetik boyutundan çok, büyük meme yüzünden yaşadıkları sağlık sorunlarından kurtulduklarına seviniyor. Büyük memenin küçültülüp meme başının yukarı alınmasından dolayı meme çevresinde bazı izler kalabilir. Deri fazlası da çıkarıldığından dolayı, bu izlerin olması kaçınılmazdır. Ancak uygulanan yeni teknikler sayesinde meme kıvrımının altında kalacak şekilde bu izler gizlenir.
KÜÇÜK MEMEYE DİKLEŞTİRME
Hem sarkık, hem içi boş hacmi küçük memenin yukarı kaldırılması işleminde bazı zorluklar vardır. Önce hastanın ayakta dururken her iki memesindeki sarkma derecesi ölçülüp bazı çizimler yapılır. Bundan sonra da uygun ölçüdeki meme protezine karar verilir.
Ameliyat sırasında sarkan ve içi boşalan memede, meme başı yukarı alındıktan sonra içeri uygun hacimde meme protezi konulur. Küçük memeye sahip kadınların şansı, protez sayesinde daha dik bir memeye sahip olmalarıdır. Büyük memeye sahip kadınlarda protez olmadığından, yaş, hormonların etkisi, kilo alıp vermeyle birlikte uzun süreler meme formunu korumak mümkün olmayabilir. Bu nedenle büyük memesi olan kadınlar, kilosuna çok dikkat etmelidir.
MEME AMELiYATI SONRASI ÜÇ HAFTA TAKiP SÜRESi
Meme ameliyatlarından sonra hastalar üç hafta boyunca takip edilir. Bu tür ameliyatlardan sonra dikiş alınması sözkonusu olmaz. Sadece olası sorunlara karşı ilk zamanlar hastalar 3-4 günde bir kontrole çağırılır. Daha sonra bu kontrollerin araları açılabilir.
Oluşacak komplikasyonların en önemlisi de, meme ameliyatından sonra oluşan yaraların açılmasıdır. Eğer yaralarla ilgili sorun çıkarsa, iyileşme süreci 4 haftayı bulabilir. Sorun çıkmazsa 3 haftada iyileşecektir. Bu iyileşme sürecinde hastalardan ağır taşımamalarını, çok yüksek yerlere uzanmamalarını, yere eğilmek suretiyle iş yapmamalarını, kollarını aşırı kullanmamalarını isteriz.