16 Şubat 2009 - Hürriyet Gazetesi
Estetik operasyon yaptırmakta birinci amaç çoğunlukla daha güzel olmaksa da, işlevsellik ve kişinin özgüvenini artırmak istemesi de büyük önem taşır.
Örneğin bir burun estetiğinde işlevsellik güzellikten daha önemli olabilirken, vajinal estetikten bahsedildiğinde öncelikli amaç genellikle güzellik ve özgüvendir.
Kadınlar neden vajinal estetik yaptırır?
Bu sorunun farklı yanıtları var. Nedenler sıklıkla; vajina dudaklarındaki veya vajinal kanaldaki problemler, asimetrik görüntüler, büyük ve küçük dudakların birbirinden çok farklı olması, yine dudakların üzerinde çeşitli nedenlerle oluşmuş iz ve skar (yara) dokularının düzeltilmesidir.
Kadının cinsel yaşamının sekteye uğramasına, özgüveninin sarsılmasına neden olabilen böylesi bir sorundan yakınanlar, bazen şikayetini bize bildirir bazen de dolaylı sebepler göstererek başvururlar. Bazıları bu sorunu gereksiz bir şikayet olarak
adlandırabiliyorsa da, aslında cinsel yaşamın konforunu bozacak kadar ciddi problemler yaratabilmektedir.
GENÇ KADINLAR DAHA ÇOK TERCİH EDİYOR
Daha çok genç kadınlar vajinal estetik gerektiren sorunlardan rahatsız olur. Cinsel soğukluğa sebep olması, kadınların bu konuda hekime başvurmasındaki en büyük etkendir.
Bizler, bu ameliyatı çoğunlukla lokal anestezi ile rahatlıkla yapabiliyoruz. Ancak sorunun bulunduğu bölgeden dolayı sıkıntı çekebilecek hastalarda genel anesteziyi tercih ediyoruz.
Hastalar bu operasyondan önce ameliyatın ciddi yan etkileri olup olmadığını soruyor. Buna da hemen yanıt verelim: Operasyonun önemli yan etkileri bulunmuyor. Üstelik bu ameliyatta kendiliğinden eriyen dikişler kullandığımızdan, sonrasında dikişleri almaya da gerek kalmıyor.
Vajinal estetik operasyonundan sonra, idrar sorunu yaşanmıyor. Ancak bu bölgedeki hassasiyet nedeniyle birkaç gün lokal anestezik merhem kullanılması, bölgenin özel antiseptik maddeyle temizlenmesi, yüzeysel uygulanan ya da ağızdan alınan antibiyotik tedavisi gerekiyor.
Hasta, operasyondan 10-15 gün sonra cinsel yaşamına dönebiliyor. ılk zamanlarda vajina hassas olsa da, birkaç hafta sonra hiçbir ağrı problemi kalmıyor. Ameliyattan sonraki günde günlük yaşama dönülebiliyor. Ertesi gün de rahatlıkla duş yapılabiliyor. Spor aktivitelerine ise üçüncü veya dördüncü günde yeniden başlanabiliyor. Ameliyattan 7-10 gün sonrasından itibaren denize girilmesinde de herhangi bir sorun yok.
Kış aylarında beslenme
Kış aylarında kilo almak tüm kadınların ortak derdi... ışte kış aylarında hem bağışıklığımızı güçlendirecek, hem de kilo almamızı engelleyecek birkaç tüyo:
Bağışıklık sisteminin zenginleşmesi için A, C, E vitamini, selenyum, magnezyum, çinko alınmalıdır. A vitamini; yumurtanın sarısı, ciğer, yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. Turunçgiller, mandalina, portakal, greyfurt gibi yeşil yapraklı sebzeler de C vitamini içerir.
C vitamini tüketirken meyve suyunu sıkıp, bir saat sürahide bekletirseniz, faydası kalmaz. Sebze yemeği yaparken de, sebzeleri birçok parçaya bölüp ağzı açık pişirirmeyin.
E vitamini kurubaklagil, yağ, fındık, fıstık gibi besinlerde bulunur. Ve antioksidan etkisiyle serbest radikallerin vücuttan atılmasına yardımcı olur.
Selenyumun kaynağı ise deniz ürünleridir. Hayvansal gıdalarda da bol bulunur.
Besin olarak balık oldukça yararlıdır. Zengin bir Omega-3 kaynağıdır. Haftada iki kez balık tüketmek, kızartma değil de ızgarasını yapmak, ızgarada yağ eklememek, kilo açısından da iyidir.
Çinko; büyüme, gelişme, doku onarımı, bağışıklık sistemini güçlendirme açısından önemlidir. Süt ürünleri, et ürünleri, hayvansal gıdalar ve bitkisel gıdalarda bulunur.
Magnezyum, kasların gevşemesi ve bağışıklık sistemimizin güçlenmesi için gereklidir. Tam buğdaydan yapılmış makarna, ekmek önemlidir, çünkü tam buğday ayrıştırılmamıştır. Magnezyum alımında destekçidir.
(International Hospital Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilem Irkin)